Menü

Müzik Çalar

Anket

Sitemizden Memnun musunuz?
Evet (%80)
Hayır (%8)
Yorumsuz (%12)

Toplam Oy: 25

Tüm Anketler

Takvim

« Kasım - 2024

»

PT SL ÇŞ CM CT PZ
1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30

İstatistikler

 Toplam Hit: 1161747
 Sitede Aktif: 1
 Ip: 18.190.153.77
 Toplam Kategori: 4
 Toplam Blog: 385
 Toplam Yorum: 317
 Toplam Resim: 0
 Toplam Mesaj: 1

Etiket Bulutu

African Mango Ahiret Akıl Altın Çörek Altın Ekmek ana Anne Arıza Aşk Baba Banka Bayan Bebek Bilgi Bilgisayar Bip Bisiklet Borç Boşanma Burs Cehennem Cennet Clavis Clavis Panax Cömertlik Çocuk Damat Dedi Dedikodu Deneyim Depresyon Derviş Devlet Din Diploma Doktor Dua Dünya eğitim Ekmek Empati Endişe Erkek Evlilik Excel Ezan Facebook Fakir Gece Geçim Gelin Geri Dönüşüm Kutusu Google Güç Saygı Güzel Hakaret Hasta Hayat Hayırsız Evlat Hediye Helal Horoz Huzur İhtiyar Adam İletişim İman imitasyon İnsanlık İş Yaşamı İyilik Jiroskop Kadın Kanser Kavga Kaynana Kaza Kazanç KB5000802 KB5001567 Kıskançlık kız Kilo Klavis Panax Komşu Korku Kömür köy Küsmek Lisans Makarna Melek Mobile Motivasyon Mutluluk Okul Oy Ödev Öfke Öğretmek Öğretmen Öğüt Ön Yargı Para Pişmanlık Power Editör Powerball Profesyonellik Reklam Replika Reset Ressam Rızk Sabır Sadaka Sandık Sarhoş Seçim Sevgi Sevmek Sıkıntı Signal Simit Soygun Stres Şişmanlık Telefon Telegram TimeLine UAC Uyku Uyumak Üzüntü Whatsapp Windows Windows 10 Yalan Yaratıcılık Yaratmak Yardım Yardımlaşma Zaman Tüneli Zengin Zihin Zindan

Blog

RSS Takip Tavsiye Et İndir (.doc) Okunma: 2517
Altıyüz Dirhemlik İp

Hani Camiye Gelmeyecektin? Necip Fazıl'dan Bir Ramazan Hatırası...

Bağdat. Dul bir kadın. Altı öksüz çocuğu ve bir de ihtiyar ana. Kadın geçimi sağlamak üzere, hafta boyu el emeği verir, göz nuru döker iplik eğirir, pazara çıkar ve anası ile çocuklarının rızkını temin etmeye çalışırdı.
 
Vakti tamam olunca bu dul kadın vefat eder, çocukların bakımı ise ihtiyar kadına kalır. Kadın pazara her hafta çıkamıyor, ip eğiriyordu. Bir zaman baktıki altıyüz dirhem kadar ip eğirmişti, pazara götürmeye karar verdi.
 
- Ya Rabbi! Bu öksüzlerin, yetimlerin rızkını ver, diyerek sabah erkenden pazarın yolunu tuttu. Yolda giderken Şeyh Abdülkadir Geylani Hazretlerinin evinin önünden geçiyordu. Onu görünce durakladı. Şeyh mürüdleriyle sabah namazından çıkmıştı, yaşlı kadını görünce duraklayarak:
- Hoş geldin bacı, nereye gidiyorsun?
- Bir miktar ipliğim var, pazara götürüp satacağım.
- Ver bakalım. Benden altıyüz dirhem ip isteniyor, bunu ver de ben satayım.
- Memnuniyetle, lütuf buyurmuş olursunuz, efendim dedi ve ipi verdi.
 
Abdülkadir Geylani Hazretleri eline aldığı ipi şaka yollu mescidin damına atınca hemen nereden geldiği belli olmayan büyük bir kuş gelip, ipi kapıp gider. Kadın bu nebiçim şaka diye kendi kendine söylenmeye başlayınca, müritler kadına itiraz etmemesi için işaret ettiler, kadında daha fazla bir şey demedi.
 
Hazreti Şeyh kadına dönerek.
- Hatun canını sıkma, ipliği satmaya gönderdim, parası gelsin ne kadar etti ise alırsın.
- Pekala, diyerek gider, ertesi gün gelir.
- İplik satıldı mı?
Abdülkadir Geylani Hazretleri:
- İplik satıldı, fakat parası henüz gelmedi. Bir hafta hadar bir zaman içinde gelir.
Kadın bir hafta sonra gelir, para henüz gelmemiştir, kadına:
- Yarın gel, paranı al.
Kadın, pazara niye gitmedim, şimdi param elimde olurdu hayıflana hayıflana evine gitmek üzere iken, Mürütler:
- Bir gün daha sabret bakalım mevla ne gösterecek, derken bu işin sade bir şaka olmadığının farkında idiler.
 
Ertesi gün oldu. Abdülkadir Geylani Hazretlerinin huzuruna o ana kadar görülmeyen bir heyet geldi. Bin altın takdim ettiler. Müritler heyete bu kadar paranın ne olduğunu, niçin Şeyhe takdim ettiklerini sordular. Gelenler tüccar olduklarını belirterek:
- Altınlar Hazreti Şeyhindir. Denizde yolculuk yaparken fırtına sebebiyle geminin yelkeni delindi, yol alamaz olduk, denizin ortasında kalacaktık. Kaptana bir çaresi yok mu diye sorduğumuzda:
- Altıyüz dirhem ip olsa geminin yelkenini onarır, yolumuza devam ederdik ama, şu anda nerede bulacağız, dedi.
Biz ellerimizi kaldırarak Allaha dua ettik ve duamızda:
- Ya Sultanul Arifin bize altıyüz dirhem kadar ip gönder, sana bin altın vereceğiz diye yalvardık. Bir de baktık ki, bir kuş gelip altıyüz dirhem ipliği geminin güvertesine bırakıp uçtu gitti. Şimdi o adağımızı yerine getirdik, dediler.
 
Tüccarlar ayrıldıktan bir müddet sonra, ihtiyar kadın gelip sordu.
- Para geldi mi efendim?
Şeyh bin altını kadına verirken:
- Benim satışım seninki kadar kârlı olmuş mu?
 
Kadın bir anda zengin olmuştu. Abdülkadir Geylani Hazretleri’ne teşekkür ederek huzurdan ayrıldı.
 
  # Yorum Yaz #

İsim :

Yorum :
(Max. 400 Karakter)

 

En Çok Okunanlar Son Yorumlananlar Hakkımda
Hiberfil.sys dosyası nedir? Nasıl silinir? (69792)
Facebook Reklam Sorunu ve Reklam Engelleme (64266)
İşyerinden İzin Alma Taktikleri (29841)
Windows 8 Masaüstüne Geri Dönüşüm Kutusunu Getirmek (29449)
Lara Fabian-JE T’AIME – Türkan Kürşat (JÖTEM) [Türkçe Çeviri] (26480)
Excel Dosyanız Yavaş Çalışıyorsa... (24270)
Sabır, insana üstün bir ahlak kazandıran... (13107)
Klasik Müzik Dinle (300 tane kadar) (12219)
Bir kadına değerli olduğunu nasıl hissettirilir? (11234)
Küskün Gelin... (11033)
Kaç Saatte Gidebilirim... (2)
Hiberfil.sys dosyası nedir? Nasıl silinir? (27)
Google Translate ile Beatbox Yapma (2)
Şeytanın Hilesi... (7)
Neden Lisanslı Yazılım Kullanmalıyız? (1)
Excel Dosyanız Yavaş Çalışıyorsa... (4)
Windows 8 Masaüstüne Geri Dönüşüm Kutusunu Getirmek (31)
Ensesi Kalın Kurt... (1)
Bilinçaltı Dünyası (Okunması Gereken Bir Yazı) (6)
İşyerinden İzin Alma Taktikleri (5)
  İçimdeki çocuk bir ergen. Bağımsızlıkla güvenlik duygusu arasında sıkışıp kalmış sanki biraz. Bir yanı eğleniyor, bir yanı isyankar. Bir yanı güvenmek istiyor, bir yanı çekip gitmek. Bir yanı sorumluluk alıyor, diğer yanı serserilik etmeye devam etmek istiyor. Arada kalan ise ben, yani o çocuğun büyümüş hali oluyor. Kolay değil içimdeki çocukla baş etmek. Hele o benim tam anlamıyla b