Menü

Müzik Çalar

Anket

Sitemizden Memnun musunuz?
Evet (%80)
Hayır (%8)
Yorumsuz (%12)

Toplam Oy: 25

Tüm Anketler

Takvim

« Kasım - 2024

»

PT SL ÇŞ CM CT PZ
1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30

İstatistikler

 Toplam Hit: 1163860
 Sitede Aktif: 1
 Ip: 3.145.109.144
 Toplam Kategori: 4
 Toplam Blog: 385
 Toplam Yorum: 317
 Toplam Resim: 0
 Toplam Mesaj: 1

Etiket Bulutu

African Mango Ahiret Akıl Altın Çörek Altın Ekmek ana Anne Arıza Aşk Baba Banka Bayan Bebek Bilgi Bilgisayar Bip Bisiklet Borç Boşanma Burs Cehennem Cennet Clavis Clavis Panax Cömertlik Çocuk Damat Dedi Dedikodu Deneyim Depresyon Derviş Devlet Din Diploma Doktor Dua Dünya eğitim Ekmek Empati Endişe Erkek Evlilik Excel Ezan Facebook Fakir Gece Geçim Gelin Geri Dönüşüm Kutusu Google Güç Saygı Güzel Hakaret Hasta Hayat Hayırsız Evlat Hediye Helal Horoz Huzur İhtiyar Adam İletişim İman imitasyon İnsanlık İş Yaşamı İyilik Jiroskop Kadın Kanser Kavga Kaynana Kaza Kazanç KB5000802 KB5001567 Kıskançlık kız Kilo Klavis Panax Komşu Korku Kömür köy Küsmek Lisans Makarna Melek Mobile Motivasyon Mutluluk Okul Oy Ödev Öfke Öğretmek Öğretmen Öğüt Ön Yargı Para Pişmanlık Power Editör Powerball Profesyonellik Reklam Replika Reset Ressam Rızk Sabır Sadaka Sandık Sarhoş Seçim Sevgi Sevmek Sıkıntı Signal Simit Soygun Stres Şişmanlık Telefon Telegram TimeLine UAC Uyku Uyumak Üzüntü Whatsapp Windows Windows 10 Yalan Yaratıcılık Yaratmak Yardım Yardımlaşma Zaman Tüneli Zengin Zihin Zindan

Blog

RSS Takip Tavsiye Et İndir (.doc) Okunma: 2515
Artık Bilebiliyordum...

Hangisini Verirseniz... Duayla Gelen Müsteri...

Arabam bir kaç defa tekledikten sonra istop etmiş ve beni bilmediğim bu yerlerde yüzüstü bırakmıştı. Âniden yağmaya başlayan kar ön camı tamamen örttüğü için dışarısını ancak yan camlardan görebiliyordum.

İçimden:

— Ocak ayında seyahata çıkmak senin neyine gerek? diyordum. Havalar birkaç gün iyi gitti diye, yaz mı geldi zannettin?

Evet, bir hata yaptığımı kabul etmeliydim. Üstelik anayoldaki trafiğin yoğunluğundan kaçmak için bu bozuk yola girmiş ve sonunda dağ başında kalakalmıştım.

Soğuktan ayaklarımın uyuştuğunu hissediyor ve birbirine vuran dişlerimin takırtısını duyuyordum.

Mutlaka bir yerlere sığınmam gerektiğini anlamıştım.

Hemen arabadan dışarı çıkarak çevreme göz gezdirdim. Tipi hâlinde yağan kardan gözlerimi zorlukla açabilmeme rağmen, ilerideki ağaçların arasında üç-dört evin bulunduğunu farkediyordum. Rahat bir nefes aldım ve arabayı kitleyerek en yakındakine doğru ilerlemeye başladım.

Yavaşça çaldığım kapıyı açan kız çocuğu, yüzüme şaşkın şaşkın baktıktan sonra:

— Baba!.. diye bağırdı. Bir amca geldi.

Kalınca bir erkek . sesi:

— Buyursun, diye cevap verdi. Girsin içeri.

Sessizce süzülerek kapıyı kapattım. Genişçe bir holdü burası. İçerdekiler, sobaya oldukça yakın duran bir yataktaki ihtiyar kadının etrafında toplanmışlardı.

Beklenmeyen bir misafir olduğum için, durumumu açıklamak ihtiyacını duymuştum. Onlara, buralara ilk defa geldiğimi ve arabamın bozulduğunu söyleyecektim.

Selâm verdikten sonra:

— Uzaklardan geliyorum, dedim. Arabam da...

Sözümü henüz tamamlamamıştım ki, yataktaki kadın binbir güçlükle doğrularak:

— Sensin, dedi. Sensin değil mi? Biliyordum geleceğini, çok iyi biliyordum.

Kadının söylediklerinden hiçbir şey anlamamış ve şaşırıp kalmıştım. Başucundaki adamlardan biri yanıma sokularak:

— Seni, Almanya’daki oğluna . benzetmiş olmalı, dedi. Orada bir Alman kadınla evlendikten sonra, yıllardır mektup bile yazmadı. Kadıncağız, şu son anlarında bile onu sayıklıyor.

Bulunduğum yerden yatağa doğru ilerlerken, ihtiyar kadın:

— Evet sensin, diye tekrarlıyordu. Nihayet geldin demek.

Yanına giderek elini öptüm. Yemenisinin içindeki nurlu yüzü, perde indiği belli olan gözlerinden akan yaşlarla ıslanmış ve pırıl pırıl olmuştu.

Titreyen ellerini yüzümde dolaştırırken:

— Evet, dedim, benim. Geldim tabiî.

O küçük evde kaldığım iki gün boyunca, ona Almanya’daki hayalî işlerimden, gelininden ve torunlarından bahsettim. Arada bir dalıp gidiyor ve şuuru yerine gelince, yine konuşmamı istiyordu.

İhtiyar kadın, üçüncü günün sabahında vefat etti. Onu biraz ilerideki köyün kabristanına defnettik.

Mezarlıktan ayrılırken, bin kilometre ötelerden bu dağ başına sevkediliş sebebimi artık bilebiliyordum...

  # Yorum Yaz #

İsim :

Yorum :
(Max. 400 Karakter)

 

En Çok Okunanlar Son Yorumlananlar Hakkımda
Hiberfil.sys dosyası nedir? Nasıl silinir? (69793)
Facebook Reklam Sorunu ve Reklam Engelleme (64268)
İşyerinden İzin Alma Taktikleri (29842)
Windows 8 Masaüstüne Geri Dönüşüm Kutusunu Getirmek (29451)
Lara Fabian-JE T’AIME – Türkan Kürşat (JÖTEM) [Türkçe Çeviri] (26485)
Excel Dosyanız Yavaş Çalışıyorsa... (24272)
Sabır, insana üstün bir ahlak kazandıran... (13108)
Klasik Müzik Dinle (300 tane kadar) (12219)
Bir kadına değerli olduğunu nasıl hissettirilir? (11235)
Küskün Gelin... (11034)
Kaç Saatte Gidebilirim... (2)
Hiberfil.sys dosyası nedir? Nasıl silinir? (27)
Google Translate ile Beatbox Yapma (2)
Şeytanın Hilesi... (7)
Neden Lisanslı Yazılım Kullanmalıyız? (1)
Excel Dosyanız Yavaş Çalışıyorsa... (4)
Windows 8 Masaüstüne Geri Dönüşüm Kutusunu Getirmek (31)
Ensesi Kalın Kurt... (1)
Bilinçaltı Dünyası (Okunması Gereken Bir Yazı) (6)
İşyerinden İzin Alma Taktikleri (5)
  İçimdeki çocuk bir ergen. Bağımsızlıkla güvenlik duygusu arasında sıkışıp kalmış sanki biraz. Bir yanı eğleniyor, bir yanı isyankar. Bir yanı güvenmek istiyor, bir yanı çekip gitmek. Bir yanı sorumluluk alıyor, diğer yanı serserilik etmeye devam etmek istiyor. Arada kalan ise ben, yani o çocuğun büyümüş hali oluyor. Kolay değil içimdeki çocukla baş etmek. Hele o benim tam anlamıyla b